Kayıtlar

doğum etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Doğumdan Sonra İş Hayatına Geri Dönüş

Resim
Çocuk yapmaya karar vermek zor bir karardır. En az onun kadar zor olan bir diğer kararda doğumdan sonra iş hayatına geri dönüp dönmemektir. Pek çok anne için bu bir seçim değil, ekonomik bir zorunluluktur. Seçme şansı olanlar içinse doğru zamanı belirlemek, part-time’mı yoksa full-time’mı gibi seçenekler olayı daha da karmaşık bir hale getirir. Geleceği mümkün olduğunca önceden planlamaya çalışın. Doğumdan kısa süre sonra işe dönmeniz gerekecekse hamilelik döneminde iş ve ev düzeninizi planlamaya başlayın. Aynı anda hem anne/baba hem de bir çalışan olmak çok yorucu ve zaman alıcıdır. Ve zaman sanki hiçbirine yetmiyormuş gibi gelir. Dr. Sirgay Sanger ve John Kelly’nin kitabı “The Woman Who Works, the Parent Who Cares” (Çalışan kadın, Çocuk bakan anne baba) önemli olanın çalışan bir anne olma fikrinin kadını mutlu edip etmediği olduğunu anlatıyor. Bu kitaptaki çalışmalar gösteriyor ki, bazı kadınların mutsuzluklarının altında yatan esas sebep henüz zamanlarını doğru kullanmayı öğrenememi

Suda Doğum Hakkında Bilmedikleriniz

Resim
Suda doğum sıcak su içeren bir küvette doğumun gerçekleşmesidir. Suda doğumu savunan merkezler suyun sakinleştirici ve kas gevşetici etkilerinin doğumu kolaylaştırdığını ileri sürmektedir. Bu merkezlerde bazı gebeler doğum eylemini (doğum öncesi rahim ağzının açıldığı ve ağrıların olduğu dönem) suda yaşarken doğum için dış ortamını seçmektedir. Bazı gebeler ise doğumu da suyun içinde gerçekleştirmektedir. Suda doğumu gerçekleştiren merkezler suda doğumun doğumu kolaylaştırdığını ve fetal komplikasyonları azalttığını iddia etmektedir. Ancak suda doğumun su dışında doğuma üstün olduğunu gösteren hiçbir bilimsel veri yoktur. Karşılaştırmalı inceleme yapılan araştırma sayısı da sınırlı sayıda merkezde uygulanması nedeniyle yeterli değildir. Suda doğumun anneye faydaları nelerdir? *Suda doğumu uygulayan merkezler suyun rahatlatıcı etkisinin gebenin enerjisini arttırdığını ve doğum eyleminin hızlandırdığını ifade etmektedir. *Suyun kaldırma gücü nedeniyle gebenin hareket kabiliyeti artmakta,

Doğuma giren babalar bebeğinden uzaklaşıyor mu?

Resim
Bugüne kadar eşlerine destek olmak için doğuma giren babaların, bebekleriyle daha sıcak bağ kurdukları düşünülüyordu ama İngiltere’de yapılan bir araştırma bu durumun tam tersi olduğunu ortaya çıkardı. Birmingham Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre doğuma giren babalar, herkes telaş içinde uğraşırken eşlerinin ellerini tutmaktan başka bir şey yapmıyor. Bu da kendilerini yetersiz hissetmelerine sebep oluyor. Bu nedenle de bebekten uzaklaşıyorlar. Araştırmanın sonucunun gerçeği ne kadar yansıttığını bilemiyoruz ama böyle müthiş bir deneyimi eşleriyle birlikte yaşamış olanların yorumlarını gerçekten merakla bekliyoruz. Sizce de bu deneyim eşinizi bebeğinizden uzaklaştırdı mı?? Kaynak: Posta.com.tr

Doğum sonrası depresyona dikkat

Resim
Doğumdan sonra, her ne kadar rahat ve normal bir doğum olsa da annenin kendini depresif hissetmesi tümüyle fizyolojik bir olaydır. Her anne doğumdan önce çocuğunu ve onunla yapacaklarını hayal eder. Ancak doğumla birlikte pek çok olay hayalinkinden farklı gerçekleşir. "Acaba iyi anne olabilecek miyim?" Bebeğiyle hastaneden eve dönen anneyi bekleyen korkulardan biri, kendine bile itiraf edemediği "Acaba iyi anne olabilecek miyim" endişesidir. Bu dönemde anneler bebeğe karşı aşırı bağlılık, başkalarından kıskanma, çaresizlik, kaybetme korkusu gibi duyguları birarada yaşarlar. Anne bu dönemi başarıyla atlatamazsa "postnatal depresyon"a girer. Ortada bir neden yokken sürekli yaşanan bir üzüntü, sıkıntı ve karamsarlık hali, çevresiyle ilişkinin kesilmesi, ağlama isteği ya da ağlama, kendini değersiz hissetme, intihar fikirleri gibi belirtiler postnatal depresyonun varlığını ortaya koyuyor. Bu dönemde annenin bebeğine karşı sıcak ve sevecen olmadığı da gözlenebi

Baba adaylarının doğuma katılımı

Resim
Hamile bir kadın, hamile kaldığını öğrendiği andan itibaren eşinin desteğine ve paylaşımına ihtiyaç duyar. Günümüzde hamile kalmak eskiden olduğu gibi, yaşamın gereği, çiftlerin alın yazısı değil, birlikte alınan ve tüm yaşamı kucaklayan çok önemli bir karar. Beraberce bu dünyaya yeni bir insan armağan edeceğiz ve bu insan bizim geleceğe uzatacağımız bir köprü olacak; umutlarımızı gerçekleştirecek ve dünyamızı güzelleştirip, anlam katacak. Ailemize mutluluk getirecek bir çocuğa sahip olacağız. Anne ve baba olma kararı verildikten sonra, baba adayı bu sürece dahil olabilir. Günümüz teknoloji çağı sayesinde anne-baba adayı için, beşinci ve altıncı haftadan itibaren, ultrasonografik tetkiklerle bebeğin ay ay gelişimini izlemek keyifli ve heyecan verici bir paylaşımdır. İlk üç aylık kritik sürecin tamamlanmasından sonra gelen ikinci üç aylık dönem, hamileliğin en keyifli zamanıdır. Bu dönemde çiftler, birlikte yapmaktan mutlu oldukları tüm etkinlikleri yapabilir, aşkı, sevgiyi, bebeklerini

Ağrısız doğum yani epidural anesteziden korkmayın

Resim
Gebelerin biraz endişeli karşıladığı, 'acaba nasıl olur? nasıl yapılır? ya da sorun olur mu?' dediği epidural anestezi aslında büyük bir kolaylık artık. DİVA Kadın Sağlığı'ndan Op. Dr. Gökçen Erdoğan epidural anestezi hakkında merak ettiklerimizi yanıtlıyor. Normal doğumun ağrısını hissetmemek, daha az riskli ama daha konforlu olmak ya da sezaryende bebeği hemen kucağınıza almak lüks değil artık... Epidural anestezi ile mümkün. Eğer tecrübeli bir hekim karşısındaysanız, belki de bu kadar endişenin yersiz olduğunu hemen fark edeceksiniz. Ağrı, vücudun herhangi bir yerinden kaynaklanan hoş olmayan bir histir. Baş ağrısı, diş ağrısı, karın ağrısı bunlardan en şiddetli olanı ise doğum ağrısıdır. Buradaki ağrının sebebi bebeğin inmesi ve rahmin kasılmasıdır. Epidural anestezi vücudun belden aşağısında belirli bir bölgede ağrının iletimini engelleyen bölgesel bir anestezi çeşididir. Hayatta en güzel duygulardan biri anneliktir. Bebeğini kucağa almak, emzirmek, hissetmek ve onunla